TARIM MI DEDİNİZ !
Önce öğrenci sonra öğretmen olarak ülkemin bir tarım ülkesi olduğunu Yiyeceğe ve giyeceğe para vermeyen dünyadaki yedi ülkeden biri olduğunu öğrendim,Öğrettim.
Önce öğrenci sonra öğretmen olarak ülkemin bir tarım ülkesi olduğunu Yiyeceğe ve giyeceğe para vermeyen dünyadaki yedi ülkeden biri olduğunu öğrendim,Öğrettim.
Şimdilerde de öyle mi.Öyle değilse neden,neden bu hale geldik.Kim,kimler ülkeyi bu hale getirdi.
Çuvallarla patates, soğan.çuvalla un şeker batmanlarca kavun,karpuz.kasalarla domates, hıyar,biber alırken tane ile elma,armut domates.Dilim,dilim karpuz almaya başladık.
Almaya başladık diyorum belki de karpuz u veya başka meyveleri tatmayanlar,tadamayanlar var aramızda.
Türkiye bir tarım ve hayvancılık ülkesi idi.İdi diyorum şimdilerde değil.
Çünkü tarım ürünlerini de hayvanları da (etide)dışarıdan alıyoruz yani ithal ediyoruz.
Ülkemin dağları meraları agıl ları var dı.Bu meralarda çayırlarda milyonlarca sığır,koyun, keçi yetiştiriliyordu.
Doğu Anadolu’daki istisnasız bütün iller de,Başta Erzurum Kars olmak üzere hayvancılık yapılıyordu.Anadolunun her Türkmen köyünden sürülece koyun keçi yetiştiriliyordu.
Ülkemin temel besin (protein)kaynağı etimizi, sütümüzü Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulan et ve Süt kombinalarından Et Balık kurumlarından karşılıyorduk.
Ülkemin büyük bölümünde şeker pancarı yetiştiriyor kurulan şeker fabrikalarında şeker üretiyorduk.
Şimdilerde ekim alanlarna kotalar kondu,daraltıldı.Şeker fabrikalarının büyük bir bölümü ya satıldı ya da kapatıldı.
Buğdayı Rusya’dan Ukraynadan nohutu,mercimeği Kanada’dan Meksika’dan,eti Uruguay’dan almaya başladık.Kurban bayramı öncesi 12.500 angus Uruguay’dan derince Limanı’na getirildi.
Suriye’den 100.000 küçükbaş hayvan ithal edildi.
Ne yapıldı,nerede yanlış yapıldı.
yoksa bilerek isteyerek mi ülke bu hale getirildi.?
Hayvancılığın merkezi Erzurumda ;Erzurum halkı bir iki kg kıyma almak için et
süt kurumu önünde saatlerce kuyrukta bekletildi,bekletiliyor.
Başta İstanbul olmak üzere diğer büyük şehirlerde belediye ekmek satış büfelerinde insanlarımız ekmek kuyruklarında bekletildi,bekletiliyor.
Etin kilosunu nun 400-500 liralara,peynirin yüz,yüz elli liralara dayandığı, Şekerin,çayın,meyvenin, sebzenin alınamaz duruma gelmesi kimin veya kimlerin eseridir sorgulamak gerekmez mi.?
Köyü mahalle yaparsanız, köyün okulunu,sağlık ocağını(evini),bakkal ını, kasap ını manavını kapatıp köylüyü şehre göçe mecbur bırakırsanız orada tarımı hayvancılığı öldürürsünüz.bitirirsiniz,nitekim bitirdiniz de.
Şehirlerin çeperlerinde şehrin sebze ve meyve ihtiyacını karşılayan tarlalara rant uğruna imar izni verip,oraları beton tarlalarına dönüştürürseniz bir bağ maydonoz u,naneyi,tere yi Akdeniz seralarından beklersiniz.
Ne diyordu kızılderili reisi;”Beyaz adam geldi ormanı, suyu,balığı yok etti.para nın yenilemeyen karın doyurmayan bir nesne olduğunu anladı.”
Ne diyordu damat bakan”At izi it izine karıştı Allah sonumuzu hayreyleye.”
Bende bu duaya katılıyorum.Allah sonumuzu hayreyleye.!
0 Yorum